ULUSAL, KAMUCU, HALKÇI SAĞLIK POLİTİKALARI İSTİYORUZ!
SGK Başkanı Fatih Acar katıldığı sağlık kurultayında konuştu,
'' Herşeyi ödeyen bir sağlık sisteminin sürdürülebilir olması düşünülemez bu sebeple bu sisteme özel ve tamamlayıcı sağlık sigortasını mutlaka entegre etmeliyiz. Önümüzdeki dönem bu çalışmalara başlıyoruz.
Hemen ilaç yazma kültürünü kaldırmalıyız bunun için ulusal klavuzları yürürlüğe sokmalıyız.
Doktorun yaptığı işi mutlaka değerlendirmeliyiz,10 ameliyat yapıyor 8!i işe yaramıyorsa bu hekimin performansı sorgulanmalıdır.''
Öncelikli olarak sağlıkta içine düşürdükleri batağın,sorumlu yöneticilerden birisinden de duymak haklılığımızı gösterdi. İkincisi, sırası gelen aşamaları açıklamaları birçok kez vurguladığımız yönelimi göstermiş oldu.
SGK Başkanı, Sağlıkta Dönüşüm Programının karşıtı bir mevziden sistemi eleştiremez. Kendileri bu programı savunan ve gereğini yapan yöneticilerdendir. SSK hastanelerinin tasfiyesi, aile hekimliği sistemine geçilmesi, fatura kontrollerinin yapılmayarak ve performans uygulamaları ile sağlık tüketiminin arttırılması, kamu hastane birlikleri ile özelleştirme çalışmaları,özel sağlık kuruluşlarının özendirilerek hızla çoğalmaları, giderek küçük ölçeklilerin piyasadan yok edilmesi, büyük hastane tekellerinin önünün açılması ve çalışanların sözleşmeliliğe doğru itelenmesi uyguladıkları programın temel taşlarıdır. Gelinen noktadaki olumsuzlukların sorumlusu kendileridir, Sağlık Bakanlığıdır, AKP hükümetidir.9 yıldır sağlık politikalarına bu kadrolar yön vermektedir.
Sağlıkta Dönüşüm Programı, sağlığı alınır satılır bir metaya dönüştürmeyi amaçlamaktadır. Sağlık tüketimi arttırılacak, sağlık özelleştirilecek, yabancı sağlık tekellerinin karlılığı öncelenecek, bunun için sağlık çalışanlarının emeği değersizleştirilecek, daha sonra ucuzlatılacak. İlaç ve tıbbi teknoloji tekelleri ve özel hastane zincirleri ile özel sigorta şirketlerinin ( % 70’i yabancılara geçmiş durumda ) kar elde etmeleri için sağlık politikaları ve sağlık ortamı değiştirildi. Sağlığın paralı hale getirilmesi programının doğal sonucu olarak cepten ödeme oranlarının giderek artacağını belirtmiştik. Bunun yollarından birisi de özel ve tamamlayıcı sağlık sigortalarının dayatılmasıdır. Parası olana parası kadar sağlık hizmeti diye özetlenen AKP politikalarının resmi budur. Yıllardır ödediğimiz primlerin yetmediği gerçek dışı bilgisiyle yeniden para ödememiz istenmektedir. Bunu kabul etmiyoruz. Bize emperyalizmin dayattığı politikaları uygulamak zorunda değiliz. Halkçı, kamucu, ulusal sağlık politikalarının uygulanmasını talep ediyoruz.
Sayın SGK başkanı, uyguladıkları sağlık politikalarındaki açmazın sorumlularından birisi olduğu gerçeğini gizliyor ve suçu yine doktorlara, sağlık çalışanlarına yıkmaya çalışıyor. Performansa bakacaklarsa önce SGK’yı ödemelerini sürdürülemez noktaya getiren yöneticilerin performansını değerlendirsinler. Bütün komşularımızla çatışmalı duruma getiren, emperyalizmin çıkarları gereği Suriye ile savaş noktasına ülkemizi getiren Dışişleri bakanının performansını değerlendirsinler, her gün zam üstüne zam yapan hükümetin performansını değerlendirsinler. Sağlık hizmeti iyi-kötü uygulanabiliyorsa tüm ülkede, sağlık çalışanlarının özverili çalışmaları sayesinde yürüyor. Sakın sorumluluğunuzu bizim üzerimize yıkmayınız.
Genel Sağlık-İş Genel Başkanı
Dr Ali GÜL
