“Toplu Sözleşme İkramiyesi” Gaspı Danıştay’dan Döndü!
Sözde Toplu Sözleşme görüşmelerinin sonunda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı tarafından bizzat yapılan basın açıklamasında, “…sendika adı altında kurulan ama sendikal faaliyetler yapmayan, başka işlerle uğraşan, bir takım oluşumlar, merdiven altı yapılanmalar var.” şeklinde bir beyanat verilmiş, bu beyanatla yetinilmeyerek, 6. Dönem Toplu Sözleşme’nin 23. maddesi ile “faaliyet gösterdiği hizmet kolundaki toplam kamu görevlisi sayısının % 1’i kadar üyesi bulunmayan sendikaların üyeleri, toplu sözleşme ikramiyesinden mahrum bırakılmıştır.”
Belirtilen 23. madde düzenlemesinin, yasakçı ve kısıtlayıcı bir zihniyetin ürünü olması, bir hukuk devleti olan ülkemizdeki sendikal faaliyetleri ve örgütlenme özgürlüğünü kısıtlayıcı nitelikte olması ve Anayasa başta olmak üzere Kanun, Uluslararası Sözleşmeler ve 375 sayılı KHK’nın Ek 4. maddesine açıkça aykırı olması nedeniyle Sendikamız Genel Sağlık-İş tarafından, Danıştay nezdinde dava açılarak, hukuka aykırı düzenlemenin iptal edilmesi talep edilmiştir.
Danıştay 12. Dairesi kararında, “Bu durumda; 4688 sayılı Kanun’un 28. maddesinde yer alan, toplu sözleşme ikramiyesi hariç olmak üzere, toplu sözleşme hükümlerinin uygulanmasında sendika üyesi olan ve sendika üyesi olmayan kamu görevlileri arasında ayrım yapılamayacağı yolundaki hükmün farklı şekilde yorumlanarak, toplu sözleşme ikramiyesinden yararlanmada, hizmet kollarına ilişkin olarak üye olunan sendikalar açısından, “toplam kamu görevlisi sayısının en az %1’inden fazla sendika üyesi kaydeden sendikalar’’ şeklinde kriter getirilmesi suretiyle sendikalar arasında ayrıma yol açılması, açıkça sendikal özgürlüğe bir müdahale oluşturarak sendikaların kuruluş amaçlarının gerçekleştirilmesini önleyici şekilde üye kaybına sebebiyet verecek nitelik taşıdığı gibi, aynı hizmet kolunda çalışıp aynı işi yapan sendika üyesi kamu görevlileri arasında, sadece farklı sendikalara üye olmaları nedeniyle eşitsizlik yaratması itibarıyla çalışma barışını da olumsuz yönde etkileyeceğinden, dava konusu düzenlemede mevzuata ve hukuka uygunluk bulunmamaktadır.” denilerek, hukuka aykırı düzenlemenin “yürütmesinin durdurulmasına” karar verilmiştir.
Kararı değerlendiren Sendikamız Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Derya Uğur, “Hukuka aykırı bir düzenlemenin yürürlükte kalmasının engellenmesi yönündeki hukuki girişimler yine sonuçsuz kalmamış, sağlık emekçilerinin haklarını gasp etmeye çalışan zihniyete / zihniyetlere yine geçit verilmemiştir. Bu güzel haberi, Sendikamız üyesi olan ve olmayan tüm sağlık emekçilerine bildirmekten sevinç duyuyor, sağlık çalışanlarını, sağlık emekçilerinin her türlü hak mücadelesinde etkin rol onayan, hukuka ve yasalara aykırı her türlü idari işlem ve yasal düzenlemelere karşı mücadele eden Genel Sağlık-İş çatısı altında örgütlenmeye davet ediyoruz.” diye konuştu.