İzmir Dr Behçet Uz Çocuk Hastanesinde çalışan taşeron işçiler haksız bir şekilde işten atıldı.  Taşeron çalıştırma özellikle AKP iktidarı ile birlikte yaygınlaşan bir çalışma biçimi. Çalışanları vahşi kapitalizmin vicdansız sömürüsüne mahkum eden, sözleşmeli olduğu için her türlü koşula boyun eğen köleler olarak gören bir sistem. Sosyal devletin yok edilmesi ve kamunun tasfiyesi için adım adım yaygınlaştırılan bir sistem. Öncelikle temizlik işlerinin taşerona devri şeklinde başlayan süreç, şu anda neredeyse sağlık hizmetlerinin % 50 sini kapsar durumda. Güvenlik, yemek, laboratuvar, bakım hizmetleri ve görüntüleme hizmetlerinin büyük bölümü taşeronlar üzerinden yürütülüyor. Taşeron firmalar ise mafya-tarikat sistemini çok rahat gözlemleyeceğiniz yerler durumunda. Taşerona ihale verilmesinden, işe alınacak işçilere kadar, seçim döneminde oy deposu olarak kullanılması dahil bu sistemin tüm olumsuz özelliklerini barındırıyor. Neredeyse hastanelerde sus işareti yapan hemşire fotoğrafı yerine siyah takım elbiseli, kirli sakallı insan fotoğrafları konacak. İzmir Dr. Behçet Uz Çocuk Hastanesinde de taşeron sistem yaygın. 5 Temmuz Cuma mesai bitiminde taşeron firmada çalışan arkadaşlarımıza sözel olarak başka bir firma ihaleyi kazandığı için işlerine son verildiği bildirilmiş. Amaçları hakkını arayamayacak olan işçilerin işe gelmemelerini sağlamak, daha sonra işverenin de işe gelmediklerini belirten tutanak tutarak çalışanları işten atmak. Üyelerimiz kanalıyla bize ulaşan işçi kardeşlerimizin temsilcileri ile yönetimimiz toplantı yaparak yol haritasını belirledi. Çalışanların birliği sağlandı, tutanaklarla işe gittikleri halde işe alınmadıkları belgelendi, Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğüne gidilerek dilekçe vermeleri sağlandı ve basın açıklaması ile kamuoyuna durum anlatıldı. Kamu çalışanları sendikalarına bugün için üye olamasalar da biz bu arkadaşlarımızı sınıf kardeşimiz ve sağlık çalışanı olarak görüyoruz. Onun için yanlarında yer almamız gerektiğini düşündük. Kısa vadeli beklentimiz, yasal olarak haklı olan arkadaşlarımızın işe dönmeleri, dönemezlerse ihbar-kıdem tazminatlarının kendilerine ödenmeleri. Bunun gerçekleşebileceğine inanıyoruz. Asıl beklentimiz ise insan onuruna, çalışma yasalarına aykırı taşeron sisteminin sona ermesi. Herkesin iş güvenceli, ücret güvenceli, işyeri güvenceli , emeğinin karşılığını alabildiği tek bir çalışma sisteminde çalışması. Bunun için mücadelemizi sürdüreceğiz.