Sağlık Bakanlığı yayımladığı 'Sağlık Çalışanları Şiddet Haberleri' başlıklı bir genelgeyle şiddete uğrayan sağlık personeline adli dosyalarının basın yayın kuruluşlarıyla paylaşılmamasını istedi.<br> Sağlık Bakanlığı Türkiye Kamu Hastaneleri Kurumu Hastane Hizmetleri Daire Başkanlığı, 'Sağlık Çalışanına Şiddet Haberleri' başlıklı bir genelge yayınladı. Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Prof. Dr. Nihat Tosun imzalı genelgede, 2 Ekim 2012 tarih ve 28103 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararname Çalışan güvenliği politikası dahilinde, sağlık kurum ve kuruluşlarımızda sağlık çalışanının fiziksel ve psikolojik açıdan zarar görmesiyle sonuçlanan veya sonuçlanması muhtemel olan sözlü veya fiili hareketler olarak tanımlanan şiddet vakalarının önlenmesi için kamuoyunun bilinçlendirilmesi, adli koruma ve inceleme mercileri tarafından olayların akıbetinin takip edilmesi önem taşımaktadır. Adli koruma ve inceleme mercilerine intikal eden ve adli vaka niteliği taşıyan dosyalarda 'mahremiyet ve gizlilik ilkesine uyulması, sağlık çalışanının mesleki itibarının korunması ve mesleki tükenmişliğin önlenmesi, travmanın medyada yer alan gündem haberleri dahilinde toplumsal krizlere dönüşmesinin önlenmesi' nedenleriyle basın ve yayın kuruluşlarıyla paylaşılmaması ihbar niteliği taşıyan bilgilerin sadece adli koruma ve inceleme mercilerine bildirilmesi ve 'gizlilik' ilkesinin hastane yönetimi ve çalışan hakları ve güvenliği birimleri tarafından tüm personele duyurulması sağlanmalı hususunda gereğini önemle rica ederim denilen genelge ile büyük bir skandala daha imza atılmıştır.<br> Hepimizin bildiği gibi AKP hükümetinin uyguladığı Sağlıkta Dönüşüm Programının amaçlarından birisi, yabancı özel sağlık tekellerinin karlılığı için sağlık çalışanlarının ücretlerini düşürmektir. Ücretleri düşürebilmek için öncelikli olarak emeğimizi değersizleştirmeyi hedeflediler. Bakanlık ve hükümet yetkilileri sürekli sağlık çalışanlarını aşağılayan, saygınlıklarını azaltan söylemler geliştirdiler. Hasta hakları birimleri ve 184 şikayet hatlarını kurdular. Artan sağlık tüketiminin yetersiz altyapı nedeniyle karşılanamaması, yeterli ve nitelikli sağlık hizmetine ulaşılamamasının sorumlusu olarak sağlık çalışanlarını gösterdiler. Bu genelgeyi yazan ve imzalayan bürokratların kendi yaşamlarından da bildikleri gibi yurttaşların büyük saygı duyduğu ve değer verdiği sağlık çalışanlarının yerini sözel ve fiziksel şiddet gösterilebilecek sağlıkçılar aldı. Bu olumsuz tabloyu, uyguladıkları sağlık politikaları nedeniyle değiştiremeyecek olan ve bunu da büyük olasılıkla istemeyen yetkililer büyük bir skandala imza atarak şiddetin gizlenmesini isteyen genelge yayınlamışlardır. Çünkü şiddet ile ilgili yayınlanan her haber, her görüntü sağlık çalışanlarının AKP hükümetine yönelik tepkisini arttırıyor. Şiddeti çözmesi gereken bakanlık ne yazık ki şiddeti gizlemeyi seçiyor.<br> Buradan bir kez daha uyarıyoruz. Bizlere yönelen şiddetin arkasında uyguladığınız politikalar olduğunu tüm topluma anlatmayı sürdüreceğiz. Sağlıkta dönüşüm şiddet doğurur. Sağlıkta Dönüşüm Programından vaz geçiniz. Bizlere yönelen şiddet bizlerin değil sizin utancınızdır.