SGK’nın EYT ile İlgili Açıklamaları Hükümsüzdür!
Kamuoyunda “EYT Yasası” olarak bilinen 7438 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu ile 375 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun, 03.03.2023 tarihli Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe girmiştir.
Söz konusu Kanunun 1. maddesi, 5510 sayılı Kanuna eklenmiş olan “Geçici 95. maddeyi” içermektedir. 5510 sayılı Kanuna eklenen Geçici 95. maddenin 1. fıkrası, “Bu maddenin yürürlük tarihinden sonra aylık bağlanması için talepte bulunanlardan 506 sayılı Kanunun geçici 81 inci maddesinin birinci fıkrasının (B) bendi, 1479 sayılı Kanunun geçici 10 uncu maddesinin ikinci fıkrası, 2925 sayılı Kanunun geçici 2 nci maddesinin birinci fıkrasının (B) bendi ve 5434 sayılı Kanunun geçici 205 inci maddesi hükümlerine göre yaşlılık veya emekli aylığı bağlanacak olanlar, söz konusu hükümlerde yaş dışındaki diğer şartları taşımaları halinde yaşlılık veya emekli aylığından yararlanırlar. Bu fıkra esas alınarak geriye dönük herhangi bir ödeme yapılmaz ve geriye dönük hak talep edilemez.” şeklindedir.
İhdas edilen Kanun hükmü dikkate alındığında; “5434 sayılı Kanunun Geçici 205. maddesinde bulunan “23.5.2002 tarihinde” ibaresi ile yine Geçici 205. maddede bulunan “p” ve “r” bentleri nedeniyle, emekli sandığına tabi sağlık çalışanları, 23.05.2002 tarihinden önce “3 tam yıl” çalışmaları olmaması halinde “kanunun kapsamı dışında” kalmaktadırlar. Bu durumda ciddi bir mağduriyet oluştuğu açıktır.” Söz konusu durumla ilgili olarak, Kanunun ihdas edilmesinin hemen ardından Sendikamızca açıklama yapılarak, bu konuda ciddi bir mağduriyet oluştuğu belirtilmiş, “belirtilen mağduriyetin giderilmesi yönünde gerekli kanun değişikliğinin yapılarak, sağlık çalışanlarının ve tüm devlet memurlarının mağduriyetinin önlenmesi için” Sendikamızca, Cumhurbaşkanlığı nezdinde başvuruda bulunulmuştur.
Tarafımızca yapılan açıklama ile Cumhurbaşkanlığı başvurusunun ardından 08.03.2023 tarihinde, Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı tarafından açıklama yapılarak, “Bu nedenle, kamuoyunda “EYT düzenlemesi” olarak adlandırılan kanunun 23 Mayıs 2002 tarihi itibarıyla 3 yıldan az hizmeti bulunan Emekli Sandığı ve Bağ-Kur çalışanlarını kapsamadığı ve bu durumdaki çalışanların mağdur edildikleri iddiaları gerçeği yansıtmamaktadır, bu bağlamda söz konusu vatandaşlar da düzenleme kapsamındadır.” denilerek, ihdas edilen Kanunda yer alan düzenlemelerin aksine SUBJEKTİF bir yorumda bulunulmuştur. Görünen odur ki; SOSYAL GÜVENLİK KURUMU BAŞKANLIĞI, KENDİ ALANI DAHİLİNDE YER ALAN BİR KANUN HÜKMÜ İLE İLGİLİ OLARAK DAHİ “HUKUKA UYGUN BİR DEĞERLENDİRME YAPAMAMAKTADIR.”
Kendi alanı dahilinde bulunan KANUNU YORUMLAYAMAYAN SGK’ya, kendi alanındaki kanunla ilgili olarak bilgi vermek gerekirse;
1-) 4447 sayılı Kanunun yayımlandığı Resmi Gazete’nin tarihi, 08.09.1999’dur.
2-) EYT ile ilgili Kanun bakımından “Emekli Sandığı” iştirakçilerini ilgilendiren Geçici 205. maddenin düzenlendiği 4759 sayılı “Sosyal Sigortalar Kanunu, Tarım İşçileri Sosyal Sigortalar Kanunu, Türkiye Cumhuriyeti Emekli Sandığı Kanunu, Esnaf ve Sanatkârlar ve Diğer Bağımsız Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kurumu Kanunu ile Tarımda Kendi Adına ve Hesabına Çalışanlar Sosyal Sigortalar Kanununun Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında Kanunun” kabul tarihi 23.05.2002, yayımlandığı Resmi Gazete tarihi ise, 01.06.2002’dir. “5434 sayılı Kanunun Geçici 205. maddesine eklenen “23.05.2002 tarihi”, 4759 sayılı Kanun ile düzenlenmiştir.”
3-) EYT ile ilgili ihdas edilen 7438 sayılı Kanun kapsamında, “5434 sayılı Kanunun geçici 205 inci maddesi hükümlerine göre yaşlılık veya emekli aylığı bağlanacak olanlar, söz konusu hükümlerde yaş dışındaki diğer şartları taşımaları halinde yaşlılık veya emekli aylığından yararlanırlar.” düzenlemesine yer verilmiş olup, 5434 sayılı Emekli Sandığı Kanunu bakımından Geçici 205. maddede bulunan “yaş dışındaki şartların sağlanmasından” söz edilmektedir. Bu bağlamda, yalnızca “yaş dışındaki şartların sağlanması” yönündeki düzenleme, devlet memurları ile devlet memuru olan sağlık çalışanlarının tamamının, kanun kapsamında bulunacağı anlamına gelmemektedir. AKSİNİ İDDİA EDEN SGK’YA AŞAĞIDAKİ “HUKUKİ DEĞERLENDİRMELERİ İNCELEMESİNİ” TAVSİYE EDİYORUZ.
4-) 7438 sayılı Kanun kapsamında; 5434 sayılı Kanunun Geçici 205. maddesindeki “yaş şartı dışındaki” diğer şartlar HALEN GEÇERLİDİR. Geçici 205. maddede bulunan “p” bendi; “Emeklilik hizmet sürelerini doldurmaya; 15 tam yıldan fazla, 16 tam yıl veya daha az kalan kadın iştirakçiler 54, 21 yıl 6 aydan fazla, 22 tam yıl kalan erkek iştirakçiler 58 yaşını…”, “r” bendi ise, “Emeklilik hizmet sürelerini doldurmaya; 16 tam yıldan fazla, 17 tam yıl kalan kadın iştirakçiler 55 yaşını…” şeklinde olup, söz konusu düzenlemenin devamı, “doldurmaları ve kadın iştirakçinin 20, erkek iştirakçinin 25 fiilî hizmet süresini tamamlamaları halinde istekleri üzerine emekli aylığı bağlanır.” şeklindedir.
Yaş kısmı dışarıda bırakıldıktan sonra “kadın iştirakçi için 20 yıl”, “erkek iştirakçi için ise, 25 yıl” kıdem şartı aranmaktadır. Fakat “p” bendinde; erkek iştirakçiler için “22 tam yıl kalan”; “r” bendinde ise, “kadın iştirakçiler” için “17 tam yıl kalan” ibaresi bulunduğu açıktır.
ŞİMDİ SGK’YA SORUYORUZ;
1-) “22 tam yıl kalan” ibaresi mevcutken, erkek iştirakçiler, 25 yıllık kıdem süresini, daha önceki süreçte 3 yıl hizmet süresi bulunmaksızın “NASIL” tamamlayarak, 7438 sayılı Kanundan yararlanacaklardır? 3 yıllık sürenin nasıl telafi edileceği hususunda SGK’nın fikri var mıdır?
2-) “17 tam yıl kalan” ibaresi mevcutken, kadın iştirakçiler, 20 yıllık kıdem süresini, daha önceki süreçte 3 yıl hizmet süresi bulunmaksızın “NASIL” tamamlayarak, 7438 sayılı Kanundan yararlanacaklardır? 3 yıllık sürenin nasıl telafi edileceği hususunda SGK’nın fikri var mıdır?
Yukarıda belirtilen tüm bilgiler dikkate alındığında, Emekli Sandığına tabi sağlık çalışanları ve tüm memurlar, 23.05.2002 tarihinden önce “3 tam yıl” çalışmaları olmaması halinde “kanunun kapsamı dışında” kalmaktadırlar. SGK ise, söz konusu Kanun hükmünün, içerik olarak kast ettiği hususu, SUBJEKTİF bir değerlendirme ile farklı yorumlamakta; Sendikamızın detaylı hukuki analizleri sonucunda ulaşılan hukuki sonucu “gerçeği yansıtmayan” bir durum olarak lanse etmektedir.
Sendikamızca yapılan analizin gerekçesi, tüm ayrıntılarıyla birlikte yukarıda belirtilmesine rağmen SGK tarafından HİÇBİR GEREKÇE SUNULMAKSIZIN, “…3 yıldan az hizmeti bulunan Emekli Sandığı ve Bağ-Kur çalışanlarını kapsamadığı ve bu durumdaki çalışanların mağdur edildikleri iddiaları gerçeği yansıtmamaktadır…” şeklindeki SOYUT ve FARAZİ açıklama ile yetinilmiştir.
Bir Kurum tarafından tesis edilen tüm idari işlemler ve yapılan açıklamalar, tüm açıklığıyla ve hukuki gerekçeleriyle birlikte ilgilisine ya da kamuoyuna duyurulmalıdır. Bu durum, “şeffaflık” ilkesinin bir gereğidir. Fakat somut olayda SGK tarafından bu ilkeye riayet edilmediği gibi tarafımızın hukuka uygun değerlendirmesi “gerçeği yansıtmamakla” itham edilmiştir. Söz konusu açıklama nedeniyle SGK’ya, “7438 sayılı Kanun ile 5434 sayılı Kanunu tekrar okumasını, gerekirse, hukuki görüş almasını, bilgisi olmadan fikri olmamasını, yeterli dayanağı olmadan açıklama yapmamasını, açıklama yapılıyorsa, bir gerekçeye dayandırmasını tavsiye ediyor”; söz konusu “gaf” niteliğindeki açıklama nedeniyle SGK Başkanını istifaya davet ediyoruz!
Genel Sağlık-İş, araştırmadan, okumadan, incelemeden, hukuki görüş almadan, bugünü, yarını değerlendirmeden GÖRÜŞ AÇIKLAMAZ, AÇIKLAMA YAPMAZ! Genel Sağlık-İş’in yaptıklarının tam aksini yaparak, ani bir açıklama yapma refleksi gösteren SGK İSE, DERSİNE İYİ ÇALIŞMADIĞI SÜRECE SINIFTA KALMAYA MAHKÛMDUR! GENEL SAĞLIK-İŞ İSE, SINIFTA KALANLARA “HUKUK DERSİ VERMEYE” DEVAM EDECEKTİR. KAMUOYUNUN BİLGİSİNE SUNULUR.
Dr. Derya Uğur
Genel Sağlık-İş Genel Başkanı