Ü
Y
E
L
İ
K

Meclis’ten Geçen Sağlıkta Şiddetin Önlemesine İlişkin Kanun Uygulamadaki Sorunları Giderecek mi?

Meclis’ten Geçen Sağlıkta Şiddetin Önlemesine İlişkin Kanun Uygulamadaki Sorunları Giderecek mi? Meclis’ten Geçen Sağlıkta Şiddetin Önlemesine İlişkin Kanun Uygulamadaki Sorunları Giderecek mi?
Sağlık çalışanlarına şiddetin engellenmesi için Türk Ceza Kanunu’nda değişiklik yapılması gerektiğini her ortamda söylemiş ve Genel Sağlık-İş olarak değişiklik teklifimizi Türkiye Büyük Millet Meclisi’ne sunmuştuk. Teklifimizde; sağlıkta şiddetin önlenmesine yönelik sağlık çalışanlarına karşı işlenecek suçlara verilecek cezaların arttırılması yanında, hükmün açıklanmasının geri bırakılması ve erteleme hükümlerinden faydalanılmaması ilişkin düzenlemelerinin yapılması, gereken yer olan Türk Ceza Kanunu ve Ceza Muhakemesi Kanununda yapılmasının uygun olacağı belirtilmişti. Sağlık çalışanlarına şiddet olaylarında, sağlık çalışanlarına şiddet gösterenlere verilecek olan cezaların caydırıcı olabilmesi ve dolaysıyla şiddetin azalmasına katkı sağlayabilmesi adına yapılacak kanun değişiklikleri 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’nda değil 5237 Türk Ceza Kanunu’nda yapılması gerekirdi. Çünkü 3359 sayılı yasanın 1. maddesinde Bu Kanunun amacı; sağlık hizmetleriyle ilgili temel esasları düzenlemektir.” şeklindeki düzenlemede de açıkça belirtildiği üzere 3359 sayılı kanunda sağlık hizmetleri düzenlenmektedir. Buna karşın ülkemizde suç ve cezalara ilişkin temel yasa ise Türk Ceza Kanunu’dur. 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 1. maddesi şu hükümdedir: “…kişi hak ve özgürlüklerini, kamu düzen ve güvenliğini, hukuk devletini, kamu sağlığını ve çevreyi, toplum barışını korumak, suç işlenmesini önlemektir. Kanunda, bu amacın gerçekleştirilmesi için ceza sorumluluğunun temel esasları ile suçlar, ceza ve güvenlik tedbirlerinin türleri düzenlenmiştir.” Suç ve cezalara ilişkin uygulayıcıların başucu yasası Türk Ceza Kanunu ile usul hükümlerini düzenleyen Ceza Muhakemesi Kanunu ile tamamen farklı hükümleri düzenleyen Sağlık Hizmetleri Temel Kanunu’na ceza hükümleri koymak kanun tekniği açısından uygun değildir. Suç ve cezaları düzenleyen kanunda değil de tamamen farklı bir kanun içine suç ve cezalara ilişkin hükümler koymak kanunun uygulanamaz hale gelmesine neden olacaktır. Bu nedenle değişikliğin temel yasalar olan 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu ile 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu’nda yapılması gerekirdi. Ek olarak belirtmekte fayda vardır ki sağlık çalışanlarına şiddet uygulayan kişiler erteleme hükümlerinden faydalanamamakla birlikte Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 231. Maddesinde düzenlenen “hükmün açıklanmasının geri bırakılması” hükümlerinde bir değişiklik yapılmadığı için sağlık çalışanına şiddet uygulayan kişiler bu hükümlerden yararlanmaya devam edeceklerdir. Her zaman sağlık çalışanına şiddetin engellenmesi için caydırıcı cezaların Türk Ceza Kanununa eklenmesini istedik. Bu değişikliğin ise bu şiddetin mağdurlarının da görüşleri alınarak yasalaşması gerekirken, gecenin bir yarısında YÖK kanunu görüşülürken araya sıkıştırılması kanun yapma tekniğine de aykırıdır. 3359 sayılı yasanın içindeki hükümlerin uygulayıcılar tarafından gözden kaçırılmaması gerekir. Ancak uygulamayı hep birlikte göreceğiz. Zekiye Bacaksız Genel Sağlık-İş Genel Başkanı