Ü
Y
E
L
İ
K

HEMŞİRELERDEN BAKAN KOCA'YA:"BU AÇIKLAMA HALKIN VE ÇALIŞANIN SAĞLIĞINI RİSKE ATMIYOR MU?" / Zafer Gazetesi

HEMŞİRELERDEN BAKAN KOCA'YA: HEMŞİRELERDEN BAKAN KOCA'YA:"BU AÇIKLAMA HALKIN VE ÇALIŞANIN SAĞLIĞINI RİSKE ATMIYOR MU?" / Zafer Gazetesi

Sağlık Bakanı Doktor Fahrettin Koca'nın "Anestezi ve ameliyathane teknikerleri ile ATT, paramedik çalışanı arkadaşlarımızın diğer sağlık alanlarında da çalışabilmelerinin önünü açıyoruz" açıklamasına sağlık sendikalarından tepki geldi. Sağlık Bakanlığı önünde toplanan Türk Hemşireler Derneği, (THD) Türk Hemşireler Derneği Öğrenci Komisyonu, Genel Sağlık-İş Sendikası, Öğrenci Hemşireler Derneği,  HEP-SEN ve SES, Sağlık Bakanı Koca'nın "Anestezi ve ameliyathane teknikerleri ile ATT, paramedik çalışanı arkadaşlarımızın diğer sağlık alanlarında da çalışabilmelerinin önünü açıyoruz" açıklamasına tepki gösterdi. THD Genel Başkanı Azize Atlı Özbaş, THD Öğrenci Komisyonu Başkanı İlayda Ertuğrul ve Öğrenci Hemşireler Derneği Genel Sekreteri Ali Gümüşbaş sağlık sendikaları adına ortak açıklamalarda bulundu. Açıklama sonrası sendika temsilcileri, Türkiye'nin dört bir yanından sağlık çalışanlarının taleplerini içeren binlerce mektubu Sağlık Bakanlığı'na teslim etti.

"AÇIKLAMA, KAYGILARIMIZDAKİ HAKLILIĞIMIZI GÖSTERDİ"

Bakan Koca'nın verdiği sözü hatırlatarak sözlerine başlayan THD Genel Başkanı Özbaş "10 Mart 2024 tarihinde anestezi öğretimi gören bir gencimize yaptığınız açıklamada bir kolaylık yapacağınızı, anestezi ve ameliyathane teknikerleri ile ATT ve paramediklerin diğer sağlık alanlarında da çalışabilmelerinin önünü açacağınızı ifade ettiniz. Ne yazık ki bu açıklama, yıllardır mesleklerin profesyonelleşmesi ve iş barışı adına verdiğimiz mücadele sırasındaki kaygılarımızda ne kadar haklı olduğumuzu gösterdi." diye konuştu.

"YANLIŞ YANLIŞLA TELAFİ EDİLDİ"

Atanamayan sağlıkçılar sorununun büyüdüğüne dikkat çeken Özbaş "Yıllar boyu uluslararası standartlara uyumlu olmayan bir sağlık işgücü planlaması dahilinde, ihtiyacı ortaya koymadan, belirgin bir görev tanımı yapılmadan, çalışma alanlarına yönelik gerekli mevzuat oluşturulmadan, okul ve bölümlerin sayısı hızla arttırılmış ve bir “atanamayan sağlıkçılar” sorunu yaratıldı. Bu süreç boyunca bizler, mezuniyetleri ardından istihdam alanı olmayan, teknik alt yapısı, yeterli öğretim kadrosu ve uygulama alanı olmayan, gençlerin umudunu, emeğini, alın terini sömüren okul ve bölümlerin kapatılması için defalarca çağrıda bulunduk. Yanlışın yanlışla telafi edilemeyeceğini, bu eğitim politikasının mağdur yarattığını, gençlerimizin, ülkemizin geleceğini çaldığını anlatmaya çalıştık. Ancak yanlışı yanlışla telafi etmekte ısrar edildi. Bu ısrar, diğer mevzuatla çelişen yönetmeliklerle perçinlenmeye çalışıldı. Sağlık çalışanlarının mesleki kimlikleri, mesleklerin uluslararası görev tanımları, çalışma alanları, eğitim yeterlilikleri yok sayıldı. Hizmeti üretenlerin, öğretenlerin, toplumun, mağdur olan hastaların sesi duyulmadı; kaygıları dikkate alınmadı." dedi

"BU AÇIKLAMA HALKIN VE ÇALIŞANIN SAĞLIĞINI RİSKE ATMIYOR MU?"

Bakan Koca'nın açıklamasının sağlık çalışanlarını karşı karşıya getirdiğini ve iş barışına zarar verdiğini belirten Özbaş "Bu açıklamada; iş alanları son derece özelleşmiş sağlık çalışanlarına yapılacağını söylediğiniz kolaylık, mesleki eğitimi göz ardı etmiyor mu? Ticari kaygıların ön planda olduğu kurum ve kuruluşlarda ucuz iş gücü kaygısıyla, her alanda herkese her işi yaptırmanın, emek sömürüsünün yolunu açmıyor mu? Hem halkın hem de çalışanın sağlığını riske atmıyor mu?" diyerek bakan Koca'ya tepkide bulundu.

"BUGÜN HALKIMIZIN SAĞLIĞINA SAHİP ÇIKIYORUZ"

Halk sağlığına sahip çıkmaya çalıştıklarını vurgulayan Özbaş "Bu ülke bizleri yetiştirdi ve insanını emanet etti. Bugün mesleğimize ve halkımızın sağlığına sahip çıkıyoruz. Hemşireler başta olmak üzere anestezi, acil tıp teknikerleri, paramedikler olmak üzere sağlık meslek mensuplarının tamamı da aynı sorumluluk ve kaygıyı taşımaktadır. Bakım hemşirelerin işidir. Atama bekleyen yüz binden fazla hemşire varken, hemşire çalışma alanlarının ve hemşirelik girişimlerine ilişkin sorumlulukların, hemşire olmayan sağlık meslek mensupları tarafından yürütülmesi riskini kabul etmiyoruz. Her alanda angaryayı dayatan, meslekleri değersizleştirerek mesleki doyumdan ve öz saygıdan uzaklaştıran bu yaklaşım iş barışını bozacağı gibi iş yükü altında ezilen binlerce sağlık çalışanının eğitimlerini kapsamayan işler altında ezilmesinin de yolunu açacağını düşünüyoruz." değerlendirmelerinde bulundu.

"HER BRANŞ İÇİN KADROLU VE GÜVENCELİ İSTİHDAM İSTİYORUZ"

Özbaş son olarak şu ifadelere yer verdi:

"Tüm çalışanların eğitimini aldıkları alanlarda ve eğitimini aldıkları görev yetki ve sorumluluk içinde çalışmaları için gerekli düzenlemelerin ve denetimlerin bir an önce yapılmasını, sağlık personeli eksikliğinin, OECD ortalamalarına uygun şekilde, her branş için kadrolu ve güvenceli bir istihdam ile giderilmesini istiyoruz."

"MESLEĞİMİZİN GELECEĞİNİ GÖREMİYORUZ"

Mesleklerini yapamama kaygısı içerisinde olduklarını aktaran Hemşirelik Bölümü öğrencileri  THD Öğrenci Komisyonu Başkanı İlayda Ertuğrul ve Öğrenci Hemşireler Derneği Genel Sekreteri Ali Gümüşbaş yaptıkları ortak açıklamada "Bizler, üniversitelerde hemşirelik eğitimi alan seksen bine yakın hemşirelik adayı olarak, bu ülkenin gençleri, geleceği umudu olarak eğitimimizi başarıyla tamamlayıp ülkemizin insanına hizmet etmek istiyoruz. Ancak, özellikle son yıllarda mesleğimizin profesyonelleşmesi, branşlaşması, eğitiminin daha da kaliteli hale getirilmesi için çalışmalar devam ederken, mesleki profilimiz giderek gelişirken, ne yazık ki bu mesleği gerektiği gibi uygulamaya imkan bırakmayan sağlık politikalarıyla yüz yüze gelmemiz nedeniyle umudumuzu koruyamıyor; severek, isteyerek tercih ettiğimiz mesleğimizin geleceğini göremiyoruz. Daha mezun olmadan karşılaştığımız çalışma ortamlarının üzerine, bir de bizi mesleğimizi yapamamak kaygısıyla endişelendiren bir seri gelişmeyle karşı karşıya kalıyoruz; ya da nasıl ifade edelim: Büyük bir GERİLEMEYLE." ifadelerini kullandı

"GÖZLEMLERİMİZ BİZLERİ MEZUN OLMAKTAN KORKAR DURUMA GETİRDİ"

Öğrenciler açıklamalarının devamında "Öğrenim hayatımız boyunca hazırlandığımız bir sınavla hemşirelik fakültelerine, hemşirelik

bölümlerine yerleştik. Büyük bir heyecan ve hevesle mesleğimizi öğrenmeye başladık. Meslek eğitimimizde insanı, insan yaşamının, sağlığın değerinin paha biçilmez olduğunu, mesleğimizin etiğini, felsefesini öğrendik, bir meslek kimliği kazandık. Sağlığın çok disiplinli bir hizmet olduğunu, ekibin her bir üyesinin, verdiği hizmetin önemini ve ekip iş birliğini öğrendik. Bilimsel bilgi ışığında karar almayı öğrendik. Sağlık hizmetinde uluslararası süreçleri, mesleklerin uluslararası standartlarını, başarılı örnekleri öğrendik. Toplum sağlığının korunmasında ve geliştirilmesinde, hastalıkların sakatlıkların önlenmesinde, acının ve ıstırabın dindirilmesindeki sorumluluklarımızın bilincine vardık. Hemşireyiz dediğimizde topluma taahhüt ettiğimiz nitelikli bakımın niceliklerini edindik. Diğer yandan ise, atama bekleyen mezunların sayısının yüzbinleri geçtiğini öğrendik. Her şeyin üstüne bir de hemşirelik eğitimi olmayan çalışanların “hemşire” olarak çalıştıklarını da öğrendik. İş yerinde şiddete,

mobbinge tanık olduk. Öğrendikçe kaygımız arttı. Oysa uluslararası tanınırlığı olan, köklü bir mesleğin mensubu olacağız dedik, yasamız var, yönetmeliklerimiz var, arkamızda sağlam bir mevzuat var dedik. 10 Mart 2024 tarihinde Pendik’te yapmış olduğunuz açıklama bu dayanağımızı da elimizden aldı. Anestezi bölümünde okuyan bir arkadaşımıza, onlar için bir kolaylık yapacağınızı, anestezi, ameliyathane teknikerleri, ATT ve paramediklere diğer sağlık alanlarında da çalışabilmelerinin önünü açacağınızı söylediniz. Bu açıklamanız bize dört yıl emek verdiğimiz hemşirelik eğitiminin nasıl göz ardı edildiğini, herkesin her işi her alanda yapmasının yolunun nasıl açılacağını gösterdi. Mezun sağlık çalışanları arasında hepimizin gözleri önünde bir kez daha yaşanan çatışma, hepimizin hayali olması gereken mezuniyet sonrasına ve çalışma yaşamına dair ciddi kaygı yaşamamıza yol açtı. Atanamama, asgari ücretle özel bir kuruluşta çalışmak zorunda kalma, atansak bile mesleki çatışmaların ortasında kalma, mobbinge maruz kalma, insani olmayan saat ve sürelerde aşırı iş yükü altında ezilme gibi gözlemlerimiz bizleri adeta mezun olmaktan korkar duruma getirdi." ifadelerini kullandı.

"GÖÇ ETMEK İSTEMİYORUZ"

Öğrenciler son olarak şu sözleri sarf etti:

Bizler bu ülkenin gençleri, geleceğin hemşireleri olarak daha işe başlamadan hevesimizi kaybetmek istemiyoruz. Hakkımız olanı istiyor, mesleğimize sahip çıkıyor, iyi bir gelecek için başka bir ülkeye göç etmeye bel bağlamak istemiyoruz. Ekmek kavgası için daha çalışmaya başlamadan diğer sağlık çalışanı ekip arkadaşlarımızla çatışmak istemiyoruz. Sağlık çalışanlarını birbirinin ikamesi yapan düzenlemelerin acilen geri çekilmesini, sağlık meslek mensuplarının aldıkları eğitim ve uluslararası standartlara uygun çalıştırılması istiyoruz."

HABER LİNKİ: https://zafergazetesi.org/haber/19628729/hemsirelerden-bakan-kocayabu-aciklama-halkin-ve-calisanin-sagligini-riske-atmiyor-mu