Ülkemiz ve Ortadoğu karanlık bir dönemden geçiyor. Büyük acılar yaşanıyor. Etnik ve dinsel farklılıklar kaşınarak toplumlar birbirine düşürülmeye, ulus devletler ortadan kaldırılmaya çalışılıyor. Laikliğin, ulus devletin ve bağımsızlığın önemi her geçen gün daha iyi anlaşılıyor. Cumhuriyetimizin temel özelliklerini savunan bir Cumhurbaşkanın olması bu nedenle vazgeçilmezdir.
Cumhurbaşkanı adayı olarak İslam Konferansı Örgütü Genel Sekreteri Ekmeleddin İhsanoğlu'nun çatı adayı olarak açıklanmasını kabul etmiyoruz. Üzüntümüz, öfkemiz ve Cumhuriyet için mücadele isteğimiz yüksek. Biz emekten ve Cumhuriyetten yana bir Cumhurbaşkanı adayı istiyoruz.
Adayın açıklanması ile büyük bir aldatma operasyonunun önceden planlanarak yürütüldüğü ortaya çıkmıştır. Çünkü her iki parti lideri toplumun değişik kesimlerinin temsilcileri ile görüşerek ortak bir aday için çalıştıklarını belirtmişlerdi. Konfederasyonumuz Birleşik Kamu İş'te ziyaret edilen yerler arasında idi. Kendilerine Cumhuriyetin temel ilkelerinden taviz vermeyecek ve emek yanlısı bir aday çıkarılması gerektiği iletildi. Basına yansıyan bilgiler diğer kurumlarda da benzer mesajların iletildiği şeklinde idi. Parti başkanları, kendi partilerinin yetkili organlarında ya da ziyaret ettikleri kurumlarda Ekmeleddin İhsanoğlu ismini kimseye söyleyip onay almadılar. Olumlu veya olumsuz tepkileri görmediler. Adeta tüm kesimler ortak bir aday bulunacak umudu ile oyalandılar. Sürecin sonunda yarım saatlik görüşme ile iki liderin bu isimde anlaşması hepimizde kuşkular oluşturdu. ‘’Acaba bu aday dışarıdan mı dayatıldı? Bu aday emperyalist güçlerin bir adayı mı?’’ Toplumun hiçbir kesimine sorulmadan iki lider bu adayı oldubittiye getirerek açıklamış olmaları bu kuşkuları haklı çıkarmaktadır. Ziyaretler de sanki açıklanan aday tüm kesimlerin ortak değerlerini yansıtan bir adaymış gibi bir algının yaratılması için yapılmıştı. Bunu kabul etmiyoruz.
Recep Tayyip Erdoğan'ı ancak İslam Konferansı Genel Sekreteri olan birisi ile yenebiliriz anlayışı tamamen aldatmacadır.
Çünkü Ekmeleddin İhsanoğlu seçildiğinde emekten ve Cumhuriyetten yana birisi seçilmiş olmayacaktır. İsimler değil savundukları ilkeler önemlidir. İkisi arasında fark yoktur. Farklı aday diye sunulmaları Cumhuriyetçilerin, Atatürkçülerin zekası ile dalga geçmektir. Cumhuriyetimizi ortadan kaldırmak isteyen; gerici, emek düşmanı, işbirlikçiler, ancak Atatürk'ümüzü ve Cumhuriyetimizi kararlılıkla savunarak yenilir.
Sivas Kongresi, Kurtuluş Savaşı ve Cumhuriyet Devrimimizin önemli bir aşamasıydı. O kongrede en önemli mesajlardan birisini Tıbbiyeli Hikmet vermişti. Mandayı savunan ve yaşananların ancak mandacılıkla aşılabileceğini söyleyenlere karşı o ünlü konuşmasını yapmıştı. ‘’Tıbbiyeliler beni buraya bağımsızlığı savunmam için yolladılar ve ben sonuna kadar bunu savunacağım. Eğer Mustafa Kemal mandayı savunursa O'na karşı da bağımsızlığı savunacağım. Tek başıma kalsam da bundan geri durmayacağım’’ Bu sözler bizleri zafere götüren anlayışı gösteriyor. Tıbbiyeli Hikmetlerin geleneğinin bu günkü temsilcilerinden olan Genel Sağlık İş Sendikası olarak biz de, bize dayatılan iki gerici seçeneğini kabul etmiyoruz.
Emekten yana, Cumhuriyetimizin temel değerlerinin kararlı savunucusu bir adayın çıkarılması için TBMM'de ki en az 20 milletvekilimizi bu tarihi göreve çağırıyoruz.
Toplumun büyük çoğunluğu böyle bir aday ile ortak mücadele edecektir.
Cumhuriyetimiz değil, gerici-bölücü emek düşmanı anlayışlar yıkılacaktır.
Dr. Ali GÜL
Genel Sağlık-İş Genel Merkezi Yönetimi A.