Sendikamız Genel Sağlık-İş, Cumhurbaşkanlığı’na bir yazı göndererek Aile Sağlığı Merkezlerinin kira artış oranları ile ilgili olarak makul seviyede bir düzenlemeye gidilerek, aile hekimlerinin / aile sağlığı çalışanlarının mağduriyetlerinin giderilmesini talep etti. Cumhurbaşkanlığı’na gönderilen Genel Başkan Derya Uğur imzalı yazıda; Aile sağlığı merkezlerinde “aile hekimi” olarak görev yapmakta olan Genel Sağlık-İş üyeleri tarafından, Genel Sağlık-İş’e yapılan muhtelif başvurularda, “aile sağlığı merkezlerinin kira ödemeleriyle ilgili olarak % 55 civarında artış yapıldığı, mevcut ekonomik istikrarsızlık ve enflasyon karşısında giderlerinin günden güne artması nedeniyle, söz konusu kira artışının, kendilerini ekonomik yönden olumsuz etkilediğinin” belirtildiği ve bu konuda destek talep edildiği kaydedildi. “Aile hekimliği uygulaması, birinci basamak sağlık hizmeti veren özel bir uygulamadır. Aile hekimleri, kendisine kayıtlı hastaları teşhis ve tedavi etmesinin yanında, önleyici/koruyucu sağlık hizmeti verir ve hastaları takip eder.” denilen yazıda; fakat kira ödemesi de dahil olmak üzere, giderlerini bizzat karşılamak durumunda olan aile hekimlerinin, içerisinde bulunduğunuz dönem itibarıyla mevcut kiralarını % 55 zamlı olarak ödemekle karşı karşıya kaldığına dikkat çekildi. Cumhurbaşkanlığına gönderilen yazıda; “11.06.2022 tarih ve 31863 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren “Avukatlık Kanunu ile Türk Borçlar Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun” 4. maddesi ile 6098 sayılı Türk Borçlar Kanununa Geçici 1. madde eklenmiş, bu doğrultuda konut kiraları bakımından % 25 artışa dair tavan zam oranı uygulamaya konulmuştur. Bu uygulama karşısında “aile hekimlerinin” görevlerini ifa ettikleri aile sağlığı merkezlerinin kiraları ile ilgili olarak % 55 civarındaki kira artış oranı, fahiş miktarda olup, kamu sağlık hizmeti verilen bir kurum bakımından söz konusu oran makul bir seviyede değildir. Aile sağlığı merkezleri “ticarethane” olmadığı gibi, aile sağlığı merkezlerine başvuran hastalar da “müşteri” değildir. Aile sağlığı merkezlerinde ticari bir faaliyet gerçekleştirilmemekte, “birinci basamak kamu sağlık hizmeti” verilmektedir. Bu nedenle, aile sağlığı merkezlerinin “ticarethane”, aile hekimleri ile aile sağlığı çalışanlarının ise “tacir” olmamaları nedeniyle “kira artış oranlarının” % 55 gibi fahiş bir miktarda değil, makul bir seviyede yapılması gerekmektedir. Bu nedenle, Cumhurbaşkanlığınız nezdinde işbu başvuruyu yaparak, “aile sağlığı merkezleri yönünden, kira artış oranlarının makul bir seviyede yapılabilmesi için gerekli çalışmaların yapılmasını” talep etmek gerekmiştir.” ifadelerine yer verildi. Yazıda; Aile sağlığı merkezlerinin “ticarethane” niteliği taşımadığı, aile sağlığı merkezlerinde “birinci basamak kamu sağlık hizmeti verildiği” hususlarının dikkate alınarak, “aile sağlığı merkezleri yönünden, kira artış oranlarının makul bir seviyede yapılabilmesi için gerekli çalışmaların yapılması” talep edildi.