Sağlık emekçilerinin ve meslek örgütlerinin karşı çıktığı "Aile Hekimliği
Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği" itirazlara rağmen dün Resmi Gazete’de
yayımlanarak yürürlüğe girdi.
Değişiklikle
aile hekimlerinin sözleşme yenileme koşulları değişti. Ancak değişiklik bundan
fazlasını kapsıyor.
Yeni
yönetmeliği soL'a yorumlayan Genel Sağlık-İş Genel Başkanı Dr. Derya Uğur, aile
hekimliğinin 2005 yılında ilk defa Düzce ilinde pilot uygulama olarak
başladığını hatırlattı.
Aradan
geçen 19 yılda iyileştirme yapılması beklenirken koruyucu sağlık hizmetleri
adına olumlu hiçbir gelişme olmadığını söyledi. Uğur, "Aile Sağlığı
Merkezlerinde hizmet veren sağlık emekçileri adına da olumlu hiçbir adım
atılmamıştır" dedi. Derya Uğur şunları söyledi:
"Çalışma koşulları her çıkan yeni yönetmelikle daha da ağırlaştığı gibi
hak edişler de her seferinde daha da azaltılmaya çalışılmıştır. Her yeni çıkan
yönetmelik adeta sağlık emekçilerini ne kadar çok çalıştırıp nasıl daha az maaş
öderiz üzerine özel çalışma yapılıp uygulamaya konulmuştur. Bu kez de yaklaşık
1 ay önce taslak yönetmelik olarak sosyal medyaya sızdırılıp aile hekimliğinde
çalışanların gözüne sokulmuş, tepkiler ölçülmüş, sonrasında da sizin
görüşleriniz bizim için önemli değil biz ne dersek o olur denilerek 30 Ekim
tarihinde resmi gazetede yayımlanmıştır."
Memnuniyet anketine göre maaş, reçeteye müdahale, Bakanlıktan 'hedef muayene
sayısı'
Genel Sağlık-İş Genel Başkanı, getirilen yönetmelikle yapılacak değişiklikleri
şöyle özetledi:
"Bakılabilecek tavan nüfus yıllardır 4 bindi, şimdi ancak 3 bin 500 nüfusa sağlık hizmeti verilecek, bu yüzden hak edişler yaklaşık 5 bin TL azalacak.
Lohusa
izlemleri bu zamana kadar performansa dahil edilmemekteydi. Bundan sonra
negatif performansa girecek. Kaçırılan her bir lohusa için performansın yüzde
10’u eksik alınacak.
Son 6 ay
aile sağlığı birimine gelmeyen yani hasta olmayan kişiler için 6 bin 500 TL ile
10 bin TL arasında direk hak ediş kaybına uğranacak.
Aile
hekimliği biriminde yurttaşlara memnuniyet anketi yapılacak. Eğer vatandaşa
"şirin" gözükmezsen, "her istediğini" yapmazsan bu sağlık
emekçisine şimdiye kadar şiddet olarak dönüyordu, bu yönetmelikten sonra hak
edişinde kesinti ve sağlıkta şiddet olarak yansıyacaktır. Yani memnuniyet
anketine göre maaş değişimi olacak.
Yine bu
yönetmelikle aile hekiminin yazdığı reçeteye müdahale edilerek hastaya hiçbir
yükümlülük vermeden yazdığı reçete ile ücretinin belirlenmesi düzenlemesi
gelmiştir.
Sağlık
Bakanlığı her yıl hedef muayene sayısı belirleyecek. Bu hedef muayene sayısına
göre hekimin maaşını düzenleyecektir. Tıpkı TÜİK'te olduğu gibi, Merkez
Bankası'nın her yıl belirlediği enflasyon tahminlerinde olduğu gibi bu hedef
muayene sayıları sağlık emekçilerinin alın terini gasp edecektir.
Kamuya ait
binalarda şimdiye kadar sadece kira ödeniyorken, artık ödenecek kira bedelinin
yanında adeta bir ekstra komisyon gibi tavan ücretin yüzde 12'sine kadar artan
oranda, il sağlık müdürlüğünün döner sermayesine, nerede kullanılacağı muğlak
ifadelerle belirlenmiş bir ücret ödenecektir."
'Meslek
onurumuzu ayaklar altına alan bir yönetmelik'
Yani gelen
yönetmelikle sağlık çalışanlarının hiçe sayıldığını kaydeden Derya Uğur,
"Mesleğimizi itibarsızlaştıran, iş güvencesini yok eden, meslek onurumuzu
ayaklar altına alan bir yönetmelik" dedi.
Genel
Sağlık-İş olarak yönetmelikle ilgili hukuki alanda çalışmalar yaptıklarını
belirten Uğur, "Önümüzdeki günlerde insanca yaşam ve çalışma koşulları
hakkımızı elde edene kadar tüm mücadele yollarını kullanacağımızı bir kez daha
bildiriyoruz" şeklinde konuştu.
'Hekimlerin
bilimsel ve özgür meslek anlayışı hiçe sayılıyor'
Aile
Hekimleri Dernekleri Federasyonu (AHEF) da konuyla ilgili bir açıklama yaptı.
AHEF Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Türkü Yağmur Nehir, yeni yönetmeliğin
hekimlerin bilimsel ve özgür meslek anlayışını hiçe saymak olduğunu
vurgulayarak hiçbir eylemsellikten çekinmeyeceklerini söyledi.
Yönetmelikte
dayatılan 6 ayda bir zorunlu hasta takibinin dünyanın hiçbir yerinde olmayan
bilim dışı bir uygulama olduğunu ifade eden Nehir şunları söyledi:
"Aile
sağlığı merkezlerine yapılan zorunlu hasta çağrıları; asıl takip etmemiz
gereken bebek, çocuk, gebe ve yaşlılarımız için olan koruyucu sağlık
hizmetlerini aksatacaktır. Sağlıklı bir bireyin 6 ayda bir doktor ziyaretine
zorlanması, kaynakların verimsiz kullanılmasına yol açacaktır. Sadece sağlık
harcamalarını değil; sağlıklı çalışan hastalarımız işe gidemediği için ülke
geneli iş gücü kaybına da neden olacaktır.
Yeni
yönetmelik, hekimlerin bilimsel ve özgür meslek anlayışını hiçe saymaktadır.
Hastanın sağlık durumunu, formüller ve hesaplamalarla belirlemeye çalışmak;
hekimlerin hastaya özel tedavi uygulamasını engelleyecektir. Bu tür formülsel
kısıtlamalar konulması mesleki onurumuza yapılan bir saldırıdır. Hastaya
ihtiyacı olan ilacı yazmamız engelleniyor, hastaneye sevk etmemiz engelleniyor.
Hedef puanlar ortaya atılarak aile hekimlerinin yarısı sözleşme fesih riskiyle
karşı karşıya bırakılıyor ve mesleki güvencemiz ortadan kaldırılıyor."
Sağlık
Bakanı'na çağrı: 'İstifa edin'
"Zulüm
yönetmeliği yüzünden istifa edecek meslektaşlarımız var" diyen AHEF
Yönetim Kurulu Başkanı, "Aile hekimlerine salgınları önle, kanserleri yok
et, engelleri ortadan kaldır deniyor. Dünyanın bile çözemediği sorunlar,
bizlere yükleniyor. Bırakın mesleğimizi yapalım. Bırakın hastalarımıza gereken
hizmeti verelim. Diplomamıza uzattığınız eliniz aile hekimliğine bir
darbedir" ifadelerini kullandı.
Sağlık
Bakanı'na seslenen Dr. Türkü Yağmur Nehir, "Eğer halkımızın sağlığını ve
hekimlerin onurunu koruyamıyorsanız, yapmanız gereken tek şey istifa etmektir.
Aile hekimleri olarak hakkımızı savunmaya devam edeceğiz ve zulüm yönetmeliğini
kabul etmeyeceğiz. İş bırakmak da dahil olmak üzere gereken hiçbir
eylemsellikten çekinmeyeceğiz" dedi.
HABER LİNKİ: https://haber.sol.org.tr/haber/aile-hekimligine-yeni-yonetmelik-her-yeni-degisiklikle-calisma-kosullari-agirlastiriliyor