Adalet ve Kalkınma Partisi tarafından 17.06.2019 tarihinde TBMM’ye Bazı Kanunlarda ve 652 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamede Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi sunulmuştur. Teklifin 3. maddesi şöyledir:
MADDE 3-22/06/1965 tarihli 633 sayılı Diyanet İşleri Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri Hakkında Kanunun 10/A Maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “dört” ibareleri “üç” şeklinde ve “iki” ibaresi “bir” şeklinde değiştirilmiştir. |
Yine aynı teklifin 17. maddesi şöyledir:
MADDE 17-652 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin ek 4 üncü maddesinin üçüncü fıkrasında yer alan “dört” ibareleri “üç” şeklinde ve “iki” ibaresi “bir” şeklinde değiştirilmiştir. |
AKP tarafından TBMM’ye sunulan bu değişiklikler ile hem Milli Eğitim Bakanlığı hem de Diyanet İşleri Başkanlığı kadrolarında sözleşmeleri olarak görev yapanların kadroya geçmek üzere bekleme süreleri 4+2’den 3+1’e düşürülecektir. Bu teklifin eksik yanı ise 663 sayılı Kanun Hükmünde Kararname’nin 45/A fıkrasında düzenlenen sağlık çalışanlarının göz ardı edilmiş olmasıdır. Adaletten yoksun bu teklif, vicdanları sızlatmıştır. Teklifin bu haliyle yasalaşması halinde devletin bir başka kurumunda görev yapan sağlık emekçileri yok sayılmış olacaktır. Teklifte sağlık çalışanlarının yer almamasının kabul edilebilir yanı yoktur. Teklife sağlık emekçileri acilen dahil edilmelidir. Devamında da bu türden çalışma şekillerinin tamamının kaldırılıp, kadrolu ve güvenceli tek tip kamu görevliliği oluşturulmalıdır diyor ve bu aşamada biz soruyoruz:
- Teklifte sağlık emekçilerinin yer almaması basit bir hata mıdır? Yoksa bilerek ve istenerek mi sağlık çalışanları dahil edilmemiştir?
- Eğer bilerek ve istenerek sağlık emekçileri teklife dahil edilmemişse nedeni nedir ve sağlık çalışanlarını bu teklifin dışında tutma fikri ve kararı kime aittir?
- Sağlık Bakanlığının bu tekliften haberi var mıdır?
- Sağlık emekçilerinin yer almamasının nedeni Bakanlığın bir tasarrufu mudur?
- Bu teklifte Sağlık Bakanlığı’nın bir dahli yoksa, Bakanlık kadrolarında çalışan aynı kapsamdaki sağlık emekçilerinin de kapsama dahil edilmesi için Bakanlık bir çaba gösterecek midir?
- Emekçileri, kadrolu, sözleşmeli gibi ayrıştırmanın sonu ne zaman gelecektir?
- Kadrolu ve güvenceli kamu görevliliği hükümetin gündeminde midir?
Sorularımızın cevaplarının Sendikamız ve tüm kamuoyu ile paylaşılmasını istiyoruz. Verilecek cevaplar ile sözleşmeli personelimizin haklarının korunacağının da belirtilmesini ve bu konudaki mağduriyetinin giderilmesini de bekliyoruz, takip ediyoruz.
Zekiye BACAKSIZ
Genel Sağlık-İş Genel Başkanı