Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, video konferans yöntemiyle katıldığı Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) 70. Avrupa Bölge Komitesi Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, “2021’in Sağlık Çalışanları Yılı olarak seçilmesi” önerisinde bulunmuştur. Türkiye’de hasta sayısı ve can kayıpları giderek artmakta, salgın yaygınlaşmakta, Sağlık Bakanı masa başında popülist söylemlerle salgını yönetmeye çalışmaktadır. Siyasi iktidarın yanlış politikaları sonucunda binlerce vatandaşımızın yanı sıra 94 sağlık çalışanı da yaşamını kaybetmiştir. Her geçen dakika, kaybedilenler arasına yeni bir “rakam” değil “can” eklenmektedir. Sağlık Bakanı’nın yaptıkları ile söylemleri örtüşmemektedir. Sağlık çalışanları her gün kayıplar vererek, her gün biraz daha tükenerek, yüksek risk altında salgına karşı mücadele vermekte, yaşam kurtarmaya devam etmektedir. Böylesi bir ortamda yine siyasi iktidarın popülist söylemleri nedeniyle bir de şiddete uğramaktadır. Sağlık Bakanı’nın “2021 sağlık çalışanları yılı olsun” sözlerinin sağlık çalışanları nezdinde hiçbir karşılığı yoktur. Sağlık çalışanlarının yaşamsal öneme sahip taleplerine bile yanıt vermeyen, “ek ödeme” yalanı ile ekonomik sorunlarının üstünü örten siyasi iktidar, “sağlık çalışanlarını düşünüyoruz” algısı yaratmaya çalışmaktadır. Sağlık Bakanı önce sağlık çalışanlarını “insan” olarak görmeli, salgın ile mücadelede yorgun düşen, tükenen sağlık çalışanlarının sesine kulak vermelidir. Sağlık Bakanı DSÖ’ye öneride bulunacağına, öncelikle sağlık çalışanlarının mali, özlük ve sosyal hakları ile ilgili sorunlarını çözmek için içinde bulunduğu iktidarı ikna etmeye çaba harcamalıdır.  2021 Sağlık Bakanın yılı olsun, sağlık çalışanları bugünlerinin derdindedir. Sağlık Bakanının daha kendi ülkesindeki sağlık çalışanlarının sorunlarını çözmeden dünya sağlık çalışanlarını düşünmeyi vazife edinişi, en hafif tabiriyle ciddiyetsizlik ve samimiyetsizliktir. Halk sağlığının korunmasının güvencesi olan sağlık çalışanlarına ve meslek örgütlerine yöneltilen saldırılar kabul edilemez.  Sağlık çalışanlarının güvende olmadığı durumda hastaların da güvende olmadığı unutulmamalıdır. Sağlık çalışanları “gündem değiştirme” ya da “polemik” malzemesi değildir. Salgınla mücadele akıl ve bilim esas alınarak verilir, siyasi söylemlerle değil. Sağlık çalışanlarının korunması ve risklerinin azaltılması için gerekli şartlar sağlanmadan pandemi ile mücadele kazanılamaz. Öncelikle sağlık personeli açığı giderilerek, yoğunluğun fazla olduğu birimlere yönelik personel planlaması ivedilikle yapılmalıdır. Personel yetersizliği nedeniyle uzun ve kesintisiz çalışma saatlerine maruz kalan sağlık çalışanları dinlendirilmelidir. Sağlık çalışanlarının bağışıklık sisteminin korunabilmesi için beslenmeleri bu olağanüstü duruma göre yeniden düzenlenmelidir. Sağlık çalışanlarına düzenli aralıklarla PCR testi yapılmalıdır. Tüm sağlık kurum ve kuruluşlarında kişisel koruyucu ekipman eksiklikleri bir an önce giderilmelidir. Daha fazla gecikmeksizin Covid 19 meslek hastalığı olarak kabul edilmelidir. “Tavandan ek ödeme” yalanı bırakılıp, tüm sağlık çalışanlarının temel ücretleri ivedi olarak iyileştirilmeli, insan onuruna yaraşır ücret düzeyi sağlanmalıdır. Sözleşmeli tüm sağlık personeline bir an önce güvenceli kadro verilmelidir. Zekiye Bacaksız Genel Sağlık-İş Genel Başkanı